Kuranda kadının yeri, kuranda kadın ve erkek eşit midir?

Kuranda kadın ve erkek eşit midir?

Ateistlerin genellikle eleştirdiği ; şahitlik, miras, çok eşlilik vb konulara kısaca cevap verdiğim bu yazımı sonuna kadar okumanızı tavsiye ederim

Kuran yaratılış açısından farklılıkları olduğundan dolayı kadınları koruma altına almıştır.
Bundan dolayı da "erkekle kadınların üzerinde koruyucu ve gözetleycidirler (kavvem)..." (Nisa 34) buyurmuştur.

Bu farklılıklar ve kadının nasıl koruduğuna dair eleştirilere ayetler ile cevap vereceğim.

🌟 ilk olarak Kuranda kadına yönelik pozitif ayrımcılık;

➡ “… İyi kadınlar, Allah itaatkar olur ve Allah’ın onları korumasına karşılık yalnızken kendilerini koruyanlardır… ” (Nisa 4/34)

Allahın kadınları koruması; kadınların ihtiyacı olan herşeyi erkeğin omuzuna yüklüyor olması, kadına mehir vermesi, ve şudur ;


“Kadınlarınızdan fuhuş yapanlara karşı içinizden dört şahit getirin…” (Nisa 4/15)

“İffetli kadınlara zina suçu atan sonra dört şahit getiremeyenlere seksen değnek vurun ve şahitliklerini ebediyen kabul etmeyin. Onlar yoldan çıkmış kimselerdir.” (Nur 24/4)

“Karılarına zina suçu atan ve kendileri dışında şahitleri olmayanlardan birinin şahitliği, kesinkes doğru söylediğine dair dört defa Allah’ı şahit tutması ile olur.

Beşincisinde, eğer yalan söylüyorsa Allah’ın lanetine uğramayı diler.

Kadından o azabı (100 değnek cezasını) giderecek olan şu şekilde dört defa şahitlik etmesidir:” Allah şahit, kocası kesinkes yalan söylüyor.

Beşincisinde: “Kocası doğru söylüyorsa Allah’ın gazabına uğramayı diler” (Nur 24/6-9)

Bir erkeğin bir kadına zina isnat etmesi durumunda, ; 4 şahit istiyor, eğer şahit yoksa zina isnat eden erkeği iftiracı sayıp 80 sopa ceza veriyor.

Ve kadın 4 defa yemin ederse cezadan kurtuluyor.

Bu koruma sadece kadınlara yönelik bir pozitif ayrımcılıktır. :)

🌟 kadın ve erkeği denk tutan ayetlerden ;

Tevbe 71 "mümin KADINLAR ve ERKEKLER birbirlerinin dostlarıdırlar. Onlar iyiliği emreder, kötülükten alıkorlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler..."

[burda kadın ve erkeğin birbirlerinin velisi /dostu olduğunu belirtiyor]

Tevbe 44 "Allah´a ve ahiret gününe iman edenler, mallarıyla canlarıyla Cihad etmekten senden izin istemezler. Allah takvâ sahiplerini pek iyi bilir"

. cinsiyet ayrımı yapmadan Cihad /müdafaa /din uğrunda uğraşmak emri veriyor.
[Cihad جهد kelime anlamı '' çabalamak" demektir. Savaşmak değildir. Savaşmak ve öldürmek kuranda "harb حرب" ve "katl قتل" olarak geçer]
🌟 miras paylaşımında kadının 1 alması ;
➡kuran evin geçimini, kadının ihtiyacı olan herşeyi erkeğin omuzuna yüklüyor, (bakara 233) üstüne evlenirken erkeğin kadına mehir vermesini emir ediyor. (Nisa 24-25)
Kadınını bu şekilde bir sorumluluğu olmadığı için mirastan kadının 1 erkeğin 2 almasını vasiyet eder.

Bu oldukça adil bir emirdir.
Ateistlerin iddia ettiğinin aksine ; eğer kadın ve erkek mirastan ikisi de eşit almış olsaydı, erkeğin mehir vermesi ve kadınları gözetleyci olmasından dolayı erkeklere adaletsizlik olurdu :)

🌟 çok eşlilik.
➡ Çok eşlilik için iki şart vardır.
1- ilk eşin rızası gereklidir.
2- yetimlere bakma durumu varsa geçerlidir.


1- Nisa 128.Ayet "Eğer bir kadın kocasının NÜŞUZUNDAN (terk etmesinden) yahut kendisinden İRAD (yüz çevirmesinden) etmesinden endişe ederse, aralarında bir sulh yapmalarında onlara günah yoktur. Sulh (daima) hayırlıdır. Zaten nefisler kıskançlığa hazırdır. Eğer iyi geçinir ve Allah´tan korkarsanız şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır."

Nüşuz نشز ve irad إعراض ; burada erkeğin kadını terk etmesi, başka bir eş alması, başka bir kadında gözü olması anlamında kullanılmıştır.
 Zaten ayetin Devamındaki "... Nefisler kıskançlığa hazırdır.." ifadesi, sonraki iki ayetin ayrılık hakkında olması da bunu destekler;
➡ 129 "eşler arasında ne yaparsan yap aralarından adaletli olamazsın..",
 ➡ 130 "eşler birbirinden ayrılırsa.."
Ayrıca geleneğin kabul ettiği tefsirler ve hadisler bile, bu ayetin "erkeğin kadını terk etmesi, başka bir eş alması" olayı üzerine indiğini kabul etmemektedir.
Erkeğin başka bir kadın alması isteği üzerine, kadına "anlaşma yap" deniyor, kadın anlaşamaz ise 130. Ayet gereğince boşanabilir..


2- bu konuda ilk olarak "ahlaksızlık" eleştirisine cevap vereyim ;
Bazı ateistler birden fazla evliliğin "ahlaksızlık" olduğunu iddia ederler. Ancak ahlak topluma ve zamana göre DEĞİŞKEN bir şeydir.
Bulunduğumuz coğrafyanın "ahlak" kuralları ile diğer coğrafyaların ahlak kurallarına "ahlaksızlık" demek mantıksızdır.

Örneğin ülkemizde bazı toplumlara göre akraba evliliği doğru, bazı toplumlara göre ise yanlıştır.
Bu toplumlar birbirlerine "ahlaksızlık" isnat edemezler :)

Ahlakın göreceli olduğunu anladığımıza göre kuranın "çok eşlilik" konusuna hangi durumda müsaade ettiğine bakalım ;

Nisa 2-3 ayetleri bir bütün olarak okunursa yetimlere bakma durumundan bahsediyor ;

Nisa 2.Ayet: Yetimlere mallarını verin, temizi pis olanla değişmeyin, onların mallarını kendi mallarınıza katarak (kendi malınızmış gibi) yemeyin; çünkü bu, büyük bir günahtır.

 Nisa 3.Ayet :Yetimler hakkında adaletli davranamamaktan korkuyorsanız uygun gördüğünüz kadınlarla ikişer, üçer, dörder evlenebilirsiniz. Onlara eşit davranamamaktan korkuyorsanız bir tane alın veya sahip olduklarınız ile evlenin

3. Âyette " - Yetimler hakkında adaletli davranamamaktan korkuyorsanız.." diye başlıyor.
Yani yetimlere bakma gibi bir durum varsa onlara bakması için aralarında adaletli olma şartıyla 4 taneye kadar müsade ediyor.

129. Ayetinde "Ne kadar isteseniz de kadınlara eşit davranamazsınız. Öyleyse tamamen birine yönelip de diğerini askıdaymış gibi bırakmayın." diyerek tek evliliğin ideal olduğunu belirtiyor.

Bazıları "neden (bu gibi durumlarda) erkekler birden fazla evlilik yapıyor da kadın birden fazla erkek ile evlenemiyor?" şeklinde soruyor.
Fiziksel açıdan birden fazla evlilikte erkeğe herhangi bir zararı yoktur. Ama kadın için vardır..

🌟 itaat konusu (Nisa 34) ;
➡ Kuranda kadının erkeğe, erkeğin de kadına itaati yoktur istişare vardır ;
Şura 38.Ayet: " Onların işleri, aralarında danışma iledir."

:itaat sadece Allaha'dır.

Bu dediğime karşılık yazılacak ayet Nisa 34.

“Erkekler kadınları gözetirler. Zira ALLAH herbirine farklı yetenekler ve özellikler vermiştir. Nitekim erkekler evin geçiminden sorumludur. Erdemli kadınlar, İTAATKAR (ganitet)[🌟] ve ALLAH’ın korumasını emrettiği (onur ve iffetlerini) tek başlarına bile olsalar korurlar. Nüşuz etmesinden /kalkıp gitmesinden endişe duyduğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarınızı ayırın ve onları (orada) tutun eğer size gönülden gelerek itaat ederlerse [🌟] onlara karşı bir yol aramayın. ALLAH Yücedir, Büyüktür.”

Ayette itaat iki defa geçiyor ;
İlkinde "iyi kadınlar ; itaatkar olup, (ganitet), Allahın korumasını emir ettiği şeyi korurlar"

 Burda geçen "ganitet (itaatkar kadın)" ahzab 35e göre "Allaha itaat eden kadın" demektir.
Eğer "ganitet" erkeğe itaat eden kadın diyorsanız ahzab 35 de "ganitin(itaat eden erkek)" ifadesi de kadına itaat eden erkek olur

Böyle bir mantıksızlık olamayacağına göre
Ganitin = Allaha itaat eden erkek
Ganitet = Allaha itaat eden kadın.

2. kısımda geçen itaat "size itaat ederlerse" diyor. Ama Burdaki itaat "senin emrine itaat ederse" anlamında değil. "nüşuz" üzerine bina ediliyor.

Ayeti o kısmında "nüşuz(?) etmesinden korktuğunuz kadınlara nasihat ederek yatağında yalnız bırakın ve onları (orada) tutun . Eğer size İTAAT EDERLERSE ONLARA KARŞI BAŞKA BİR yol aramayın" diyor

Nüşuz "kalkıp gitmek" demektir. Mesela mücadele 11 de "size KALKIN (nüşuz) denildiği zaman..." diyor.

Yani Burdaki itaat; kadın kalkıp gitmekten /boşanmaktan vazgeçerse anlamında "itaat ederlerse" deniyor.

Sonuç olarak kuranda kadının erkeğe, erkeğin kadına itaati yoktur. İstişare vardır

🌟 kuranda kadın ve erkek şahitliği
➡ Zina şahitliğinde ; kadın da erkek de 4 defa yemin ederse cezadan kurtuluyor (Nur 8-9)
Bu konuda kadının şahitliği erkeğin şahitliği ile eşit tutulmuştur. Eğer kadın ve erkek eşit olmasaydı, kadın 4 değil, 8 (erkeğin iki katı) defa yemin etmesi gerekirdi

Talaka kadın - erkek ayrımı yapılmadan 2 şahit istenir (talak 2)

Zina şahitliğinde 4 şahit istenir ve cinsiyet ayrımı yapılmaz (Nisa 15)

Vasiyet meselesinde 2 şahit istenir ve yine kadın - erkek ayrımı yapılmaz (Maide 106)

Bakara 282'de "iki kadın ve bir erkek" şahitliğinin sadece "daha sağlam" olduğunu söyler. Diğer türlü şahitliğin geçersiz olduğunu değil..

Sonuç olarak kuran, kadın ve erkeği konumuna göre eşit tutmuştur 🙂

Zaten Allah katında ve alacakları mükâfat açısından ikisi de eşittir ;

➡ Bunun üzerine Rableri, onların dualarını kabul etti. (Dedi ki:) Ben, erkek olsun kadın olsun -ki hep birbirinizdensiniz- içinizden, çalışan hiçbir kimsenin yaptığını boşa çıkarmayacağım. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler; andolsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu mükâfat, Allah tarafındandır. Allah; karşılığın güzeli O´nun katındadır.
(Sure No:3 Ayet No :195)

Erkek olsun, kadın olsun, her kim de mümin olarak iyi işler yaparsa, işte onlar cennete girerler ve zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.
(Sure No:4 Ayet No :124)

#bir_sorgulayan_muslumanin_gozunden
Hubeyb Öndeş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder